25 Mart 2010 Perşembe

Yaşamın kıyısında

Fatih Akın'in yılanıyım (kısacası bayılırım kendisine). Duvara Karşı'yi sanırsam 10 kere izledim, 5'inde de arkadaşlarıma zorla izlettirdim bir şekilde (beğenmeyen olmadı). İm Juli'yi de çok sevmiştim. Özetle filmden beklentilerim fazlaydı.



Yaşamın kıyısında güzel bir film olmasına rağmen beklentilerimi karşılayamadı doğrusu. Gene Almanya, gene fahişeler, gene Türkiye... Bu kez İstanbul'un yani sıra sonlara dogru biraz da Trabzon... Ara sıra çok güzel replikler... Hatta o repliklerin sırf bir tanesi için filmi bir daha izlerim. Kurban bayramıyla ilgili bir diyalogda geçiyor, izleyince anlarsınız. Yeni olarak interracial lesbian bir alt hikaye gecilmiş.

Görüntüler çok güzel. Belki bir Nuri Bilge Ceylan fotoğrafçılığı yok ama kalburüstü gene de. Tüm bunların yani sıra, dediğim gibi 8/10'lük bir hikayesi, bir kurgusu yok. Güzel bir seyirlik ama bir Duvara Karşı beklemeyin derim ben.

1 yorum:

  1. bende oturup bir fatih akın serisi yapıcam ama ne zaman...

    YanıtlaSil